“Denizler Hanı” Cengiz Han‘ın diyarına varmak için yedi ülke aşacak, on iki kez sınır kapılarından geçecektim. İlkini 1999 yılında, ikincisini 2008‘de yaptığım yolculukların daha ilk günlerinde peydahlanan ıssızlık hissi peşimi hiç bırakmayacaktı. “Kilometre kare başına sadece bir kişinin düştüğü, dünyanın en az kirletilmiş coğrafyalarından biri olan bu tenha ülkede göçebe hayat yüzlerce yıldan beri hayvanların peşinde sürüyordu. Öte yandan Moğolistan hızlı bir değişim yaşıyor, başkent Ulaan Batur dünyanın diğer büyük şehirlerine benziyordu. Cam kaplı gökdelenlerin gölgesinde lüks arabalar ve evsiz çocuklar vardı. “Bu kitapta size, konar göçer hayatın en incelmiş özelliklerini yaratan bir kültürden, bozkırlardan, çöllerden söz edeceğim. Bize öğretilmiş ölçülere vurup da turist aklıyla ‘ilkel‘, ‘kaba‘, ‘gelişmemiş‘ türünden kestirme yargılara yüz vermeyelim. Siz gelin, bundan sonra okuyacağınız satırların önünde arkasında ne var diye zahmete girmeden kendinizi yolculuğun akışına bırakın; hep birlikte okyanuslardan büyük gökyüzünün ülkesine doğru yol alalım.”